5 Nisan 2012 Perşembe

MaNga

maNga'nın albüm macerası 2002 yılının Ocak ayında Ferman'ın telefonla tüm grup arkadaşlarını arayıp “Toplanıp konuşalım bir yarışma varmış ” demesiyle başladı. Bu telefon konuşmasının onları albüm sahibi yapacağına ihtimal vermedikleri gibi uzun yıllar müzikle ilgili hayalini kurdukları şeylerin gerçekleşeceğini birisi söyleseydi; tahminen; imkansız olduğunu düşüneceklerdi...
maNga ilk olarak Yamyam'ın barlarda “cover” parçaları yorumlayıp eğlendikleri gruptan istediği müziği yapamamasından dolayı yolunu ayırması ile 2001 sonlarına doğru şekillenmeye başladı.O'nun en büyük hayali kendi parçalarını çalmaktı, ve belki de bu olay onun hayatında yeni bir başlangıca sebep olacaktı. Artık yeni grubunun yapısını kafasında oturtmuştu. Yepyeni bir oluşumun parçası olmalıydı ki; fark yaratarak hayallerine koşabilsin. Rock müzikle elektroniği, sert gitar riffleriyle rap vokalleri birleştirmek istiyordu. Bunu üniversiteden okul arkadaşı olan Orçun ile paylaştı ve O’nun da katılmasıyla maNga'nın tohumlarını atmış oldu. Aklında olan ve sınırlarını çizmeye çalıştığı şeyin ulaşılması zor bir gerçek olduğunun da farkındaydı. Ama farkında olmadan yeni bir maceraya atılmak üzere ilk adımı atmıştı bile.Daha sonra Özgür,Efe ve Ferman'ın da katılmasıyla ilk kadro tamamlanmış oldu.Ve büyük bir heyecanla çalmayı en çok istedikleri coverları ve bunun yanında hep yapmak istedikleri kendi şarkılarını yapmaya başladılar. 
Yarışmadan hemen önce Orçun özel nedenlerden dolayı grubu bıraktı ve Çanakkale’ye yerleşti.Bir süre bas gitar olmadan çalışmalarına devam eden maNga bir süre sonra ciddi bir bas gitarist arayışına girdi.Ferman’ın daha önceden beraber çaldığı yeni bas gitarist Cem'in yarışmaya gönderilecek şarkının kayıtlarına başlandığı gün gruba dahil olmasıyla maNga şu andaki yapısına kavuştu. Beş ayrı karakteri, beş ayrı müzik zevkini ve beş ayrı duruşu sergileyen maNga uzun yıllar sürecek albüm hayali için yola çıkmıştı artık. Beşlinin kesişim kümesi ise; Japon çizgi romanları olan maNga idi.
İlk besteleri “Kal Yanımda”nın geniş çevrelerce çok sevilmesi, baş koydukları yolda emin adımlarla yürümeleri için iyi bir sebep oldu. Böylelikle yeni besteler üretmeye başladılar. Bu dönem içinde “Bitti Rüya”, “Libido” ve “Yalan” gibi çok sevilen parçalarını yaptılar. Bu zaman zarfında Türkiye'nin dört bir yanına gidip 50'yi aşkın konserle müziklerini paylaştılar. Ve bir gece yarışma döneminden tanıdıkları prodüktörleri Haluk Kurosman 'dan (6.Cadde, Gripin', Vega…) gelen bir telefon ile artık emeklerinin karşılığını alacaklarına inanmaya başladılar. ”Yapıyoruz arkadaşlar!” 
2002 yılı ortalarında Beyoğlu'nda bir kafede cereyan eden “bir gün bir şeyler yapacağız” konuşmaları artık gerçeğe dönüşmeye başlayacaktı maNga için. Ve her geçen gün maNga'yla beraber aynı yola baş koyan ve destek vere insan sayısının da arttığını fark etmek onları daha da umutlandırıyordu.. Kargo'nun solisti Koray Candemir, Vega, Göksel ve Kanada'lı rapper UnKnown MC onlarla destek veren insanlardan sadece birkaçı oldu.
Farklı müzik zevklerine sahip olan ve birbirinden tamamıyla farklı beş karakterin ortaya çıkarttığı müzik doğal olarak farklı farklı tatlar barındırıyordu. Ferman uzun bir zaman dinlediği metal kökenli müziklerin dışında bir vokal arayışı içindeydi.Efe'nin kalbi hiphop ve elektronik müzik için atıyordu. YamYam'ın peşinde olduğu tek şey duygularını notalarla ifade etmekti. Özgür caz'a, R&B'ye ve funk'a meraklı olduğu için groove'un peşindeydi. Cem ise enerjik olan her türlü müziği seviyordu. Böylelikle maNga'nın sert gitarlardan,rap-melodik vokallerden ve elektronik altyapılardan oluşan müziği ortaya çıkmış oldu. Efe, maNga müziğini “beşimizin dinlediği farklı müziklerin aynı potada melodik bir formülle eritilmesidir. Hepimiz alternatif rock'dan hoşlanıyorduk, aynı zamanda herkes elektronik müziği de özümsemişti, hip hop ve rap vokaller de bizi her zaman heyecanlandırmıştır.” diye açıklıyor. 
Zaman zaman derinden aşkı hissettiler, zaman zaman bulundukları şehrin klostrofobik yapısının verdiği duygu patlamalarını yansıttılar, zaman zaman aynaya bakıp yaşam tarzlarına ironik yaklaşımlar getirdiler… Her zaman doğdukları, büyüdükleri ve yaşadıkları coğrafi bölgenin duygu yoğunluğunu ve kültür birikimini içlerinde taşıdıkları gibi bu değeri müziklerine de yansıtmaya çalıştılar. Bazı parçalarda kendi yaşadıkları ortamı ve kendi jenerasyonlarını da eleştirdiler.Yağmur bir gece barda çalarken düşündü bunları. “Evet bizim kuşağımız tüketim kuşağıydı.” Ve bu sancının sonucunda “Libido” isimli parçalarını yaptılar. 
maNga'nın kurulduğu günden beri en büyük hayali farklılık yaratıp, son dönemlerde Teoman, Duman, Vega, Mor ve Ötesi, Kurban, Athena ve Kargo gibi isimlerin genişlettiği ve yürüdüğü yolu birazcık daha genişletmek oldu. “Bizi hayatta en mutlu edecek şeylerden biri; bu yolda bizlerden daha iyi yeni grupların çıkması olur” diyerek geleceğe ne kadar umutla baktıklarını dile getiriyor Özgür.


http://www.msxlabs.org/forum/turkce-rock/1056-manga-manga-kimdir-manga-hakkinda.html adresinden alıntıdır.

Dorian


Dorian müziğe başladığı ilk günden şu ana kadarki birikimlerini su yüzüne çıkarıyor. 2000'li yılların başından beri iyi müzik adamlarıyla çalışıp müziğini oturtmaya çalışan grup son halini 2002 yılında aldı. 2002 yılı grup için daha da ciddi bir müzik yaklaşımının ve ilerlemenin göstergesi oldu. Başlayan festival performansları ve çeşitli konserlerle adını daha sık duyurmaya başlayan Dorian, yapılan beste ve çeşitli yorumları stüdyo dışına taşımaya başladı.
Albüm çalışmalarını hızlandırıp aynı zamanda da çeşitli barlarda, cover çalışmalarının yanında bestelerini de insanlara dinletmeye çalışan grup belli bir noktada durup sadace albüm çalışmalarına odaklandı. Kendi tarzını yaratırken onlara ilham olan grup ve sanatçıların gölgesinde fazla kalmadan ilerlemeye çalışan grup, zaman zaman drum&bass, acid jazz, Anadolu ve tasavvuf ezgilerini müziğinde yerinde kullanmaya özen gösteriyor.
9. Efes Dark Roxy Müzik Günlerine “Rüyadan” adlı parçasıyla katılan grup 20.000 kişilik internet oyuyla jüri özel ödülü alarak yoluna devam etti, aradan geçen zamanı albumlerini tamamlamaya ayıran grup 2005 yılı mart ayında Türkiye'de tarzları için olabilecek en iyi global müzik firması olan EMI music ile anlaştı. Albüm kayıtlarına nisan ortasında ATM stüdyosunda giren Dorian, albüm içerisine 10 parça koydu. Albümün Prodüktörlüğünü kendisi üstlenen Dorian, ilk albümlerinin ismini “Yeniden Hayata” olarak belirledi .2005 yılının Eylül ayında çıkmış albümün ilk çıkış parçası ise “Bakma Yüzüme”.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Dorian adresinden alıntıdır.

Hayko Cepkin


Hayko Cepkin (d. 11 Mart 1978, İstanbul), Ermeni asıllı Türk piyanist ve müzisyen. Baba tarafından Yozgatlıdır.
Özel Getronagan Ermeni Lisesini bitirdikten iki sene sonra Mimar Sinan Üniversitesi'nde şan, solfej ve piyano dersi almaya başladı. Çeşitli yerlerde de piyano ve armoni dersleri gördükten sonra da 1997 yılında profesyonel müzik kariyerine başladı.İlk albümü Sakin Olmam Lazım ile iyi bir çıkış yapan Hayko ikinci albümü Tanışma Bitti ile de hayran kitlesini arttırdı.Son olarak 3.albümü Sandık ile daha geniş alanlara yayıldı.
İlk albümü olan Sakin Olmam Lazım'ı albümleri arasında saymayan Hayko Cepkin, demo olarak nitelendirdiği albümünün konusunu kendi ile alakalı olarak açıklıyor. İkinci albümü Tanışma Bitti daha profesyonel bir yapıya sahip. Hayko Cepkin Tanışma Bitti'nin konusunu "korku" olarak belirledi ve insanların korkuları ile yüzleşmeleri gerektiğini işledi. üçüncü ve şimdilik son albümü Sandık'ın konusu ise "ölüm," yani kaçınılmaz gerçek. üçüncü albümüyle beraber dünya turnesine çıkacağını ve ilk konserini Köln'de vereceğini açıklamıştır.

Müzikal Geçmişi 

Hayko Cepkin, KurbanÖztürkBirol NamoğluOgün SanlısoyAylin AslımKoray Candemir ve Demir Demirkan gibi isimlerle sahneyi paylaşmıştır. Çalıştığı isimlerin bazılarının albümlerine düzenleyici olarak katkıda bulundu. Son olarak da Murathan Mungan'ın Söz Vermiş Şarkılar adlı albümünde Aylin Aslım'ın seslendirdiği Kimdi Giden (Yeni Türkü'nün Dünyanın Kapıları albümünde "Terkeden" adıyla yer almıştı) adlı bir Yeni Türkü bestesini düzenledi veOgün Sanlısoy ile Korkma adlı şarkıyı seslendirdi. Ayrıca Sanlısoy'un albümünde yer alan Kaybettik Severken parçasında klavye performansı yer aldı.[1]
Bu sırada evinin odasında kaydettiği bestelerini hayata geçirme kararı aldı ve Haziran 2005'te Sakin Olmam Lazım adlı albümü piyasaya sürüldü.2007 yılında da projelerini devam ettirdi ve Tanışma Bitti adındaki ikinci çalışmasını oluşturdu.Teoman'ın Gökdelenler şarkısını, 3 Hürel grubunun Saygı albümündeAğlarsa Anam Ağlar adı parçayı, Rapor 2 adlı rap grubunun Körebe şarkısını ve son olarak Cem Adrian'nın "Emir" adlı albümündeki Kelebek parçasını kendi tarzında yorumlamıştır. Gökçe Dinçer ile "Aklım Giderken", Serap Yağız ile "Hoşgeldin" Güneş adlı parçalarda düet yapmıştır. Dünya üzerinde rock müziği yapabilen insanlar arasında sesini en iyi şekilde kontrol edebilen kişilerden biri "Hayko Cepkin"dir. Nilüfer'in 3 Şubat 2011 tarihinde çıkardığı 12 Düet adlı albümünde Hayko ile Nilüfer "Aşk Kitabı" adlı parçayı beraber söylemişlerdir.Son olarak Kurtalan Ekspres'in Göğe Selam albümünde Barış Manço,Cem Karaca,Bahadır Akkuzu'ya ithafen okunan şarkılar içinde Barış Manço'nun "Yeni Bir Gün" şarkısını seslendirdi.Bu şarkıyı düzenleyerek içine "Anlıyorsun Değil Mi?" ve "Ne Köy Olur Benden Ne De Kasaba" şarkılarını da ekledi.

Grubu 

Bas gitarda Sedat Oğuzsoy, bateride Murat Cem Ergül, elektro Gitarda Özgür Özkan

Şebnem Ferah


Çocukluğu ve okul hayatı 

12 Nisan 1972 tarihinde, Üsküp'ten Yalova'ya gelmiş ailesinin üç kızından en küçüğü olarak Yalova'da dünyaya geldi.
Şebnem Ferah'ın müziğe olan ilgisi 5-6 yaşlarında başlamış ve müzikle tanışmasında ailesinin çok büyük rolü olmuştur. Ferah'ın ailesinde hemen hemen herkes müzikle iç içe ve evin her köşesinde enstrüman olduğu için müzik konusunda bilgili ve hazır olarak piyasaya atıldı.
İlkokulda mandolin ve solfej dersleri almaya başladı, okul orkestrasında da solistlik yaptı. Liseyi Bursa Özel Namık Sözeri Lisesi'nde yatılı bir öğrenci olarak okudu ve bu dönemler Şebnem Ferah'ın kendisini tanımasına, tek başına ayakta kalmasına yardımcı oldu.
Şebnem Ferah'ın müzik hayatı daha sonra okul orkestraları ve küçük topluluklarla devam etmiştir. Lise yıllarında "Pegasus" adlı grubuyla beraber çalışan ama kafasında bir kız grubu hayali olan Ferah, 80'lerin ortasında Bursa'da açılan bir stüdyo sayesinde Sedat Yıldırım Sarıca ile tanışmış ve bu hayalini 1988yılında kurduğu "Volvox" grubuyla gerçekleştirmiştir. Müzik ile daha yoğun ilgilenebilmek için ODTÜ Ekonomi Bölümü'nü 2. sınıftan terk etmiş ve daha sonra İstanbul'a gelince İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne kaydolmuştur.
1994 yılında Volvox grubunun dağılması sonucu Şebnem Ferah bireysel çalışmalarına başlamıştır. Onno Tunç ve Sezen Aksu'nun karşılaşmasıyla müzik yaşamnda yeni bir sayfa açılmıştır. 3 oktavlık bi ses aralığına sahiptir.

Hayırsever faaliyetleri 

1997 yılında uyuşturucu mücadele kapsamında başlatılan, Devlet bakanı Işılay Saygın ve Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu'yla birlikte, Raks eğitim kültür ve sanat vakfı, Raksnet ve Genç tv'nin destek verdiği kampanya için hazırlanan şarkıda (sözler Hakkı Yalçın'a ve beste Özkan Turgay'a ait "İnsanca Yaşamak"), GülşenHaruk KolçakPınar AylinEmrahEbru GündeşYılmaz MorgülEmel Sayın,Levent Yüksel gibi 23 sanatçı, dört pop müzik grubu, Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe, İstanbulspor ve Zeytinburnuspor'dan futbolcuların yer aldığı vokal grubu ve12 kişilik Yücel Elmas çocuk korosu ile birlikte seslendirdi. Klibini İzzet Öz'ün hazırladığı şarkı, cd olarak da yayınlandı. Cd'deki şarkının ikinci versiyonunuysa, Şebnem Ferah'la Serdar Ortaç şarkıyı birlikte yorumladı[10].
Hürriyet'in düzenlediği 'Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı' için 8 Mart 2009'da TİM'deki Enbe Orkestrası'nın eşliğinde verilen konserde Ajda PekkanSezen AksuAylin AslımFunda Arar, Aynur, Rojin veŞevval Sam ile birlikte yer almıştır[11]. Şarkıcının imza ve şarkı sözlerini içeren tişörtler Mor Çatı yararına satışa çıktı[12]. 30 Ekim 2011'de Van depremi ertesi Maçka Küçükçiftlik park'ta yapılan Van İçin Rock yardım konserinde Hayko Cepkin, Aslı, PamelaDumanGripinMalt, Melis Danişmend, MoğollarRedd ve Model Grubu gibi 40 rock grubu, müzisyeni ile beraber yeralmıştır.



Haluk Levent ( 26.11.1968)

26 Kasım 1968 yılında Adana'da doğdu. İlk ve ortaokulu Sabancı İlk Öğretim Okulu'nda okudu. Ortaokul sıralarındaki taklit yeteneği onu tiyatro çalışmalarına yöneltti. Liseyi Adana Atatürk Lisesi'nde okudu. Haluk Levent'in tiyatro faaliyetleri lise yıllarında da devam etti. Liseden sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği'ni kazandı, bir yıl okudu fakat devam etmedi. Sonra Ankara Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı'nı kazandı ancak yine bir yıl devam etti. İkinci yılında Orta Doğu Üniversitesi Fizik Bölümü'nü kazandı yine devam etmedi. Bu kez Ankara Üniversitesi Muhasebe Bölümü'nü kazandı ancak ısrarla yine devam etmedi ve son olarak Bilkent Üniversitesi Dil Öğretim'e kaydını yaptırdı.
Bu arada ticaretle de uğraşan Haluk Levent işlerinin iyi gitmemesi üzerine İstanbul'a geldi. Özellikle Ortaköy'de barlarda çalışarak geçimini sağlamaya çalışan Haluk Levent 1992 yılının sonlarına doğru ilk albümü "Yollarda Bulurum Seni" yi Nokta Müzik''e yaptı ve o albüm 600,000 adet sattı. Bu albümle birlikte tanınan Haluk Levent sayısız hayır konserine çıktı. Buradan elde edilen gelirlerle yüzlerce insana dializ ve solunum makinesi aldı.1989 yılında çekte tahrifat suçu işlediği gerekçesiyle 9 ay 15 gün cezaevinde yattı. Cezaevi günlerinde kendisini sevenlerin yalnız bırakmadığını söyleyen Haluk Levent cezaevi çıkışından sonra konserlerine devam etti. Albümleri satış rekorları kıran Haluk Levent son olarak askere giderken "Yine Ayrılık" adlı albümünü çıkardı. Bu arada çevreci özellikleri ile de bilinen genç sanatçı destek amacıyla 11 saat sahnede şarkı söyleyerek kırılması güç bir rekor denemesinde de bulundu.
http://www.msxlabs.org/forum/muzik-tr/10197-haluk-levent-haluk-levent-kimdir-haluk-levent-hakkinda.html adresinden alıntıdır.